Çölyak ve Hamilelik

Çölyak ve hamilelik, çölyak hastalığı olan kadınların, diyetisyenleri ve doktorları tarafından kontrolleri düzenli olarak yapıldığı sürece gebe kalmalarında bir sakınca bulunmamaktadır. Ayrıca planlı bir gebelik düşünen anne adayı hamilelik öncesinde B grubu vitaminlerinden biri olan folik asit takviyesini yeterli ve düzenli bir şekilde alırsa gebelik sürecini daha sağlıklı geçirmiş olacaktır. Fakat henüz tanısı konulmamış bir anne adayında glüten duyarlılığı varsa düşük yapma riski ile yüz yüzedir. Bebeğin doğum ağırlığı 2500 gr civarlarında ya da 1500 gramın altında düşük kilolu olarak dünyaya gelecektir. Anne adaylarında prematüre doğum riski de bulunmaktadır. Tedavi olmayan çölyak hastası anne adayları, aldıkları besinlerden yeterli derecede yararlanamadıkları için, gebelikte de besin ihtiyacı normalden fazla olduğundan ciddi bir sorunla karşı karşıyadırlar.

Çölyak hastalarının gluten içermeyen gıdalar besin değerleri daha az olduğundan dolayı B grubu vitaminlerinden ve lifli gıdalar açısından daha fakirdirler. Bundan dolayı çölyak hastalığı bulunan gebelerde demir eksikliği de görülmektedir. Gluten içermeyen gıdalar tüketilirken içerdikleri vitamin ve mineral yönünden yeterlilikleri kontrol edilmelidir. Çölyak hastalığı genetik olarak aktarılan bir hastalık olduğundan anne ya da babada bu durum var ise çocuklar dada en %8 en fazla %20 oranın da görülme olasılığı vardır. Gluten içermeyen besinlerle yapılan diyet kesinlikle bir yaşam şekli olup diyete birebir uymak gereklidir. Çölyak hastası bir gebenin kaçamak yapmak gibi bir şansı yoktur. Çölyak hastası anne adayı diyet proğramına tam olarak uyduğu ve dikkat ettiği sürece hem bebeğini hem de kendini riske atmamış olur. Böylece kaliteli ve sorunsuz bir gebelik süreci yaşar. Çölyak hastası olan kadınlar asla gebe kalmamalıdır, şeklindeki bir ön yargı kesinlikle yanlıştır. Kırsal kesimlerde çölyak hastalığı hale yeterince bilinmediği için bu bölgelerde yaşayan kadınların bilinçsizce hamile kalmaları ve düşük yapmamaları için yeterince bilinçlendirilmeleri ve hekimleri ile iş birliği içerisinde olmaları çok önemlidir. Ayrıca alışveriş sırasında özellikle hamile anne adaylarının aldıkları besinlerin içeriğini açıklayan yazıları dikkatlice okumaları çok önemlidir. Çölyak hastalığı bulunan bir anne adayı hamileliğini göz önünde bulundurarak ve her an acıkma ihtimalinide düşünerek kendine özel yiyeceklerini de çantasında taşımalıdır. Anne adayları sınırlamalara rağmen iyi bir şekilde proğramlanmış bir beslenme planı ile kendisinin ve bebeğinin ihtiyacı olan tüm gıdaları alabilir. Buğday, yulaf, çavdar ve arpanın ikamesi olarak pirinç, patates, soya, fasulye, fındık gibi besinleri ve bu besinlerden oluşmuş un ve nişastayı tercih ederek yeterli ve dengeli beslenebilirler. Anne adayları ürün satın alırken "glütensiz" ibaresine özellikle dikkat etmelidirler. Anne adayları özellikle hamileliğin verdiği aşerme duygusu ile poğaça, ekmek, bisküvi, kek gibi yiyeceklerden tüketme isteği duyabilirler fakat kendilerine üzmelerine hiç gerek yok bu gıdaları gluten içermeyen ürünlerle kendileride hazırlayıp tüketebilirler. Artık gluten içermeyen ürünler hemen hemen her markette çok kolay bir şekilde temin edilebilmektedir.